Geri dön
HER ŞEY GÜVENLİĞİNİZ İÇİN
Emniyet Kemeri: Aracınız size çarpmaz siz aracınıza çarparsınız. Tabi ki emniyet kemerini takma dıysanız.
Emniyet kemerini takmak zorundayız. Ancak, çarpma anında araçtan fırlamamızı veya ölümcül yara almamızı engelleyecek tek şey de işte bu kemerdir.
Çarpma sonucu araçtan fırlamış sanız, hep söylene geldiği gibi emniyet kemeri sıkıyor beni sözünü belki bir kez daha söyleme şansına sahip olamayacaksınız. Lütfen unutmayınız: Emniyet kemerleri, tekerlekli sandalyeler kadar sıkıcı ve bağlayıcı değildir.
Araç suya gömüldüğünde ya da araçta yangın çıktığında emniyet kemeri bağlı ise ölüm riskinin arttığı kanısı vardır. Oy sa, emniyet kemeri takılmadığında çarpma sonucu genelde bilinç kaybı oluşur ve kazazede bu nedenle dışarıya çıkamaz. Kemer takıldığında, başın alacağı darbe azalacağı için, bilinç kaybı oranı azalacaktır. Dolayısıyla bilinci yerinde kazazede, ister su altında olsun, isterse yangın tehlikesi olan araçta, emniyet kemerini açarak dışarı çıkabilecektir.
İki küçük uyarı daha:
- Emniyet kemeri ne çok sıkı ne de gevşek olmalı.
- Kısa mesafelerde bile takılmalı. Ya karşıdan gelenler sizin gibi dikkatli değilse?
Koltuk başları sizce aksesuar mı?
Çarpmalarda yaralanma ve ölüm nedenleri arasında oldukça önemli yer tutan bir öge de ikinci darbe denilen, başın hızla arkaya kaymasıdır. İşte boyun kırılmalarıyla gelebilecek felç ya da ölümleri koltuk başları önler. Tabi ki emniyet kemeri takılmak şatı ile. Lütfen onları aksesuar olarak görmeyelim.
ÇOCUKLARI İYİ TANIYOR MUSUNUZ?
Sevgili sürücümüz, sürücü eğitiminden geçtiniz. Saatte 50 KM/S hızla giden bir aracın kaç metrede durabileceğini ya da kavşaklarda ilk geçiş hakkını biliyorsunuz; peki ya çocuklar?
Çocuklara ilişkin her şeyi biliyor muyuz?
- Çocuk bir şeye yoğunlaşmışsa, diğer tüm nesneler onun için önemini yitirir. Kaçan bir top, ona hızla akan trafiği unutturabilir.
- Çocuk bir şeyi görüyorsa, gördüğü şey tarafından da görüldüğünü düşünür. Bir aracın ya da minik bir çalının ardından aracınızı görüyorsa, sizin de onu gördüğünüzü sanır. Ayrıca çocuk, otomobillerin farlarını göz yerine koyarak, araçların çevreyi gördüğüne inanır.
- Ağzı, gözü olan araçların yer aldığı çocuk resimlerini bir hatırlayın isterseniz!
- Çocukların görüş açısı, kafalarının anatomik yapısı nedeniyle yetişkinlerden daha dardır. Yani size oranla daha dar bir alanı görebilir.
- Koşan bir köpeğin tüy, kuyruk ve kulaklarına bakarak, hareketini ve hızını algılayabilen çocuk, karşıdan üzerine gelen aracın hareketini ve hızını algılayamaz.
- Çocukların dikkatleri çok daha çabuk dağılır. Önceden sizi görmüş olmasına karşın, ani bir gelişme, başka bir şeye yoğunlaşmasına yol açabilir ve yaklaşan tehlikeyi unutabilir.
- Çocukları korna ile uyarmaya kalkışmayınız. Bu dikkatlerini dağıtabileceği gibi, paniğe kapılmalarına da yol açabilir.
Öyleyse Ne Yapmalı?
- Lütfen yerleşim birimlerinden geçerken, okul ve yaya geçitlerine yaklaşırken hızınızı iyice azaltın ve çok daha dikkatli olun.
- Sürücülük yaşamınızda çok yararını göreceğiniz bir davranış kuralı daha: Sağ ayağınızı frene basmak için değil, gazdan çekmek için kullanınız.
Bu içerikle ilgili diğer bağlantılar: